iron Kelime Anlamı ve Kullanımı

    • (i), (s) demir; demir alet; ütü; maden üçlü golf sopası; (tıp) demir şurubu; (mec) kuvvet, metanet; (s) demirden yapılmış; demir gibi; merhametsiz, zalim, katı yürekli Iron Age Demir Devri ironbound (s) demirle takvive edilmiş; sabit; kuvvetli ironclad (i), (s) zırhlı gemi; (s) demir kaplı; kuvvetli, bozulmaz (kontrat, söz, şart) Iron Cross Almanya'da bir nişan iron curtain demir perde iron foundry dökümhane, demirhane Iron Gate Tuna üzerindeki Demirkapı geçidi iron gray demir kırı rengi iron horse ABD, (kdili) lokomotif iron lung suni akciğer ironshod (s) demir nallı; ucu demir iror stone (i) demir filizi; bir nevi beyaz porselen ironwood (i) demirağacı, (bot) Sideroxylon oxycaritha ironwork (i) demir eşya angle iron demir köşebent cast iron (pik) in irons zincire vurulmuş, eli kelepçeli magnetic iron mıknatıslı demir have many irons in the fire kırk tarakta bezi olmak sheet iron saç Strike while the iron is hot Demir tavında dövülür structural iron inşaat demiri wrought iron dövme demir, işlenmiş demir
    • (f) ütülemek: demir kaplamak iron out ütülemek; (planın) teferruatını hazırlamak, pürüzlerini gidermek; kelepçelemek




online kişi ingilizce öğreniyor veya ingilizce kelime arıyor