heel Kelime Anlamı ve Kullanımı

    • (f), (den) bir yana yatmak veya yatırmak (gemi)
    • (i) topuk, ökçe; ayakkabı ökçesi: çorap topuğu; herhangi bir şeyin geride olan kısmı, uç (ekmek), art, arka, son; (ABD), argo alçak adam, kalleş kimse heel-and-toe walking her adımda bir ayağın parmaklarını kaldırmadan öbürünün topuğunu yere değdirerek yürüme at heel, to heel hemen arkasına veya arkasında, peşinde, ardı sıra come to heel çağrılınca ayağının dibine gelmek (köpek); uslanmak cool ones heels bekletilmek, slang ağaç olmak, kök salmak down at the heel perişan kılıklı drag one's heels istemeyerek gitmek veya kabul etmek, ayaklarını sürümek, ayakları geri geri gitmek head over heels (bak) head kick up one's heels oyalanmak, eğlenmek serbest hareket etmek Iay by the heels hapsetmek take to one's heels koşarak kaçmak, slang tabanları yağlamak
    • (f) ökçe takmak; peşine düşmek, takip etmek; dans ederken ökçeyi yere basmak; ökçelerine dayanarak dinlenmek; ayağının dibinden ayrılmamak (köpek) well heeled (k)dili sarfedecek parası bol, kesesi dolgun




online kişi ingilizce öğreniyor veya ingilizce kelime arıyor